
Sana bir mektup yazmak istedim. Her satırında sana olan sevgimi bulacağın, her kelimesinde sana olan aşkımı göreceğin. Aldım elime en sevdiğim kalemi, koydum masaya boş bir kağıdı. Başladım bişeyler karalamaya. Önce normal bir giriş yaptım, selam ve hal hatır sorar türden. Sonra vazgeçtim direk konuya girmek istedim. Ama ne yazacağıma bir türlü karar veremedim. Mektuba başlayamıyordum. Birşeyler izin vermiyordu başlamama. Durup düşündüm biraz. O zaman anladım ki, ben sana ne yazacağımı bilmiyordum aslında. Her satırda sevgimi ve her kelimede sana olan aşkımı görmeni sağlamaya ne kelimeler yeterliydi ne de cümleler. Bunun başka bir tarifi olmalıydı. Bir şekilde anlatılmalıydı hissedilenler. Seni tarif etmeye yetecek bir dağarcığa mı sahip değildim yoksa sen gerçekten tarif edilemezmiydin. Bir süre durup öylece Devamını Oku...