İnsan çok sevince çok iyi tanıdığını zannediyor kısa bi zaman içinde..
Yıllar geçtikçe daha çok güveniyorsun kendine. Ciğerini bilirim diyorsun.
Sonra gün geliyor ciğerini söküyor o insan yerinden. Donup kalıyorsun önce
kalbine bir taş oturuyor dilin tutuluyor.
Bütün kelimeleri unutup sadece ”nasıl yapar”cümlesi dönüyor dilinde.
Gün geçtikçe anlamaya başlıyorsun ve gözünün önünde ki perde kalkıyor.

Türlü emeklerle büyüttüğün aşkın bi gün seni yerle bir edeceğini. BİLEMİYORSUN..

Aşık olduğun şehrin ışıkları,sokakları keyif vermiyor mesela artık.
Sevdiğin insanlara sevgini gösteremiyorsun. Soyutlanıyorsun herşeyden..
Ve sonra yolları düşünüyorsun. Gitmeyi gittiğin yerde kalmayı..

Ben aslında hep giden oldum. Ki bilirsiniz en zoruda budur.
İstemezken gitmek zorunda bırakılmak.
Kırıldığınız yerden onarılamıyorsunuz bir zaman sonra.
Siz o yaranın kabuk bağlamasını beklerken bir yara daha açılıyor.
Ve bunu yapan hep aynı kişi.
VESSELAM.
Yollar güzel,gitmek şart..

Hakkımı helal ediyorum desem allah affetmez beni. Yalanım yok helalim yok sana..
Ahımı aldın helalliğimi alsan ne fayda ?
Ben yazarım sen bakma bana. Bazıları kızarak döker içini. Bazıları kavgayla..
Bazıları kırıp döker.. Ben sadece yazarım. Yazacağımda..
Ağlanmaması gereken okadar çok şey var ki,anlatılması gereken..
Şimdi nasılmıyım ?
-İYİ
uzun zamandır olmadığım kadar iyi.. Yarıda bıraktığım herşeye geri döndüm.
Senin yüzünden kırdığım kalpleri onardım. Hayatımı geri kazandım adam.
Sen artık gelmesende olur.. Kal olduğun yerde yanındakilerle.
Yüzün,duvar artık bana. Adımı bile anma..

Günlerce veda ettim sana içten içe söyleyemedim,hoşça kal.İncitirse ya diye.
Sırtımdan değil,göğsümden vurursun sandım. Erkeksin diye.



Etiketler: , , , , , , ,